-TURK-AMERIKAN İLİŞKİLERİ, SURİYE, İRAN VE PENTAGON,TSK
İLİŞKİSİ VE AMERİKAN İÇ POLİTİKASI-
31 Ocak 2006
Capitol Hill South
9.30
Emel Bayrak:
Geçmişte Irak Savaşında Türkiye’nin destek vermemesini eleştirmiş
ve bu kararın Türk-Amerikan ilişkilerini zedelediğini söylemiştiniz. ABD’nin gündeminde
Suriye ve İran var. Türkiye geçmişte vermediği desteği şimdi verecek mi?
Vermezse ne olur?
Mark Kirk:
Türkiye egemenliğe sahip bir devlettir ve kendi kararını
kendisi verir ve sonuçlarını görür. Türkiye’nin katılmama kararı dairenin
içinden dışarı çıkmakla sonuçlandı. Türkiye inanılmayacak kadar önemli bir
müttefikti. Şimdi Suriye ve İran’a bakınca bu Türkiye için batı müttefikliğine
tekrar katılması için yeni bir fırsattır. Ama Türkiye desteklememeye karar
verirse daha çok tek başına kalır.
E. Bayrak:ABD
İran konusunda ne kadar kararlı? Silahlı müdaheleye kadar gidebilir mi?
M. Kirk:
Mümkündür. Ama şu anda İran’ın başkanı uluslararası camiayi şok
etmiş bulunmaktadır Çunku diyor ki bir Yahudi soykırımı yetmez ikincisi
gerekiyor. Avrupa Birliği devletleri şimdi İrana karşı katı bir tutum
almaktadırlar. Bence bu münakaşa fazla siyah beyaz oluyor. Bir taraf diyor ki
İran a karşı yaptırımlar olmalı ama sonunda İran’ın nükleer silaha sahip olması
hakkı var deniliyor, öteki taraftan İsrail bu problemi halledecek deniliyor.
Ben ortada başka opsiyonlar olduğunu düşünüyorum. İrana karşı etkili baskı kurabilecek
seçenekler.
E. Bayrak: Ekonomik
ya da nasıl bir tür baskı?
M. Kirk:
İran’ı yöneten mollalar dini konulara önem veriyorlar…
ekonomik konularda fevkalade kötü idareciler. İran Opec’de 3. cü petrol üreten ülke
olmasına rağmen İran benzin ihtiyacının yarısını yurtdışından ithal ediyor.
Eğer ABD veya İngiltere petrol taşıyan tankerlerin sigortalarını geri
çekerlerse İran’ın ekonomisi çok hızlı bir şekilde çöker. İran bir deniz gücü
değil; eğer gemilerini benzin ve petrol sağlamak için yurdışına yollarsa 50 mil
haricinde ilerleyemezler.
Eğer siz uluslararası camiadan birşey isterseniz, siz de o camiaya
birşey vermeniz lazım. O şey nükleer silahtan arınma anlaşması olmalıdır.Birleşmiş
Milletlere bu konuda söz verdiniz, bu söze sadık kalmanız lazım.
E. Bayrak: Başkan
Bush’un Ortadoğu’daki transformasyon girişimini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Irak’ta devam eden zorluklardan sonra Hamas’ın zaferi büyük bir hayal kırıklığı
değil mi?
M. Kirk:
Bence çok iyi gidiyor. Sonunda ilkemize sadık kalmalıyız.
Biz inaniyoruz ki özgür insanlar özgür kararlar vermeli. Açıktır ki Hamas çok
büyük bir zafer kazanmıştır ama o güç bir sorumluluk taşır. Ona oy verenler de
biliyorlar ki uluslararası camia Hamas’ı desteklemez. Hamas’ın tüzüğünde
İsraili yok etme beyannamesi ve sicilinde terörist hareketlerle öldürülmüş olan
400 kişi var. Hamas liderleri şimdi maaş ödemek için karışıklık içinde uğraşmak
zorundalar. Hamasın desteklediği bir hükümeti hiçbir şekilde desteklemeyiz.
Elbette Filistin halkının kendi hükümetini seçme özgürlüğü hakkı vardır. Ama
okullar, yollar, hastaneler için iyi şanslar dilerim. Çünkü biz
desteklemeyeceğiz.
E. Bayrak: Hamasın
bir lideri Amerika ile anlaşabiliriz diyorlar,,,
M. Kirk:
Hamas liderleri meşhur yalancıdırlar. Onun için bence
onların dediği şeylerin hiçbirine güvenmeyiz. Bence Filistin halkı İsraile
karşı olan bir ideolojiden ziyade yollar, okullar ve hastanelere önem vermeli.
Şimdi öyle bir partiye oy verdiler ki işleri ve ve çocuklarının geleceği tehlikeye
girmiş oldu. Benim kanaatime göre, Fetih Partisi veya Fetih’ten sonra gelecek
olan parti okul,yol veya hastane isteyenler için gelecek seçimlerde daha iyi
olabilir diye düşünüyorum. Ama bir tür öfke sürecinden geçmemiz lazım. Filistin
halkı ve kararına saygı duymalıyız. Uluslararası camiadan hiçbir destek
alamayacak olan bir partiyi seçtiler. Hiç destek almadan yönetmeye calışsınlar.
Hamas için çok zor bir zaman olacak ve bir seçim daha gelecek.
Türkiye’yi örnek alalım. Şimdi Avrupa Birliğine girmeye
çalışıyor ama yıllardır buna karşı çıkanlar vardı. Ama Türkiye bence haklı
olarak karar vermiştir ki geleceği Avrupa ile beraber olmaktır. Demokrat ve
özgür topluluğun bir parçası ve dünyanın her iki tarafına açık olarak.Ve onun
için Türkiye’nin ekonomik geliri bir İslam ülkesi olarak çok yüksekdir. Çünkü
doğru bir politikayı kabul etmiştir. Elbette zor ve elbette karşı olan ve başka
düşünen sesler vardı.
E. Bayrak:Son
zamanlarda özellikle Pentagon ve Türk Silahlı Kuvvetleri arasındaki ilişkilerde
gözle görülür bir iyileşme oldu, Türk-Amerikan ilişkilerinde bunun önemi ne
kadardır?
M. Kirk:
Çok önemli. Çünkü Türkiye Irak’tan önce Amerika yönetimi
içinde inanılmayacak kadar etkili idi. Ve Pentagon her zaman Türkiye’den taraf
idi. Ama Irak’tan sonra Türkiye’nin etkisi azaldı. Ama bizim komutanlar ve Türk
komutanlar ilişkilerini devam ettirdiler. Ve benim ümidim sonunda o işbirliğini
yeniden inşa edebileceğimizdir. Türkiye Suriye ve İran konularında Batı yanında
mı duracak ya da belirsiz bir tavır mı takınacak göreceğiz. Batılı tarafında
durursa Türkiye Cumhurbaşkanı, Başbakanı ya da Türk Komutanları bu problemler
hakkında yapılan her toplantıda rol oynamalı. Ve Türkiye bizim takımımızın bir
parçası olur. Eğer Türkiye bizim takımımızın bir parçası değilse o zaman
bilirsin hangi takımda olduğunu.!
E. Bayrak: Cumhuriyetçi
Parti şu anda hem Başkanlık hem de Kongrenin iki kanadına hakim olmaktadır,
önümüzdeki seçimlerde bu durumun devam etmesini bekliyor musunuz?
M. Kirk:
Herkes benim partim kazanacak der ama ben standart olmayan
bir cevap vereyim. 2006 seçimlerinde
Senato’da tehlikede olan Cumhuriyetçilerin sayısı yeterli olmadığı için ben orada
değişim ihtimali görmüyorum. Temsilciler Meclisinde değişim ihtimali daha
yüksek. Ama üyelerin seçim bölgeleri yeniden çizilmiş olduğu için el değişebilecek
sandalyeler yeterli olmayabilir.Beyaz Saray’la ilgili olan sorunuza gelince:
Amerikan halkı iktidar partisini değiştirmeyi sever. Onun için sekiz yılın
sonunda Cumhuriyetçilerin Beyaz Saray’da kalabilmesi oldukça zor. Ronald Reagan
zamanında oldu. 1988’de Reagan’in Başkan
Yardımcısı George Bush kazandı. Sonra memleket bir değişim istedi. Beyaz Saray
için 2006 Aralık’ta Kongre’nin ara seçimi bittiği anda seçim savaşı başlayacak.
Genel kanaat bizim partimizin adayı John McCain ve onların ki de Hillary
Clinton olur. Bence McCain ve Clinton arasındaki seçimi McCain kazanır çünkü
Clinton çok ayırtıcı bir isimdir ve McCain ortayı tutabilir. Ama daha önceki
seçimlere bakarsak önde olan isimlerin aday bile olamadıklarını görürüz.
M. Kirk: Siz
sürekli mi kalacaksınız Washington’da
E. Bayrak: Evet
M. Kirk: O zaman
gökgürültülü kubbeye hoşgeldiniz diyorum! (Kongre binasını kastederek)
Mark Steven Kirk
Kimdir?
İllinois Eyaletin’de şu anda Savunma Bakanı olan Donald
Rumsfeld’in geçmişte temsil ettiği seçim bölgesinin temsilcisi olan Mark Kirk,
Temsilciler Meclisinde önemli bir komite olan Tahsisatlar Komitesi ve Dış
Yardımlar alt komitesinde görevlidir.
Ayrıca Temsilciler Meclisi İran Özel Çalışma Kurulunda da
bulunmaktadır.
No comments:
Post a Comment